Kötü Günlerin İlacı…

Kötü Günlerin İlacı…

Fenerbahçe Spor Kulübü kongre üyeleri taraftarlarında isteğini yerine getirerek 3 Haziran 2018 tarihinde Ali Koç’u rekor bir oyla başkan olarak seçti. Şahsen ben de Fenerbahçe’nin iyi yönetilmediğini düşünen, değişim olması gerektiğini belirten birisi olarak seçim sürecinde de Ali Koç ve ekibini destekledim, desteklemeye de devam ediyorum. Bunu belirtmemin nedeni; şu anda Ali Koç’un ve Fenerbahçe’nin başarılı olmasını gerçekten isteyen ve buna bağlı olarak eleştiri yapanlarla beraber bir de Ali Koç ve ekibini yıpratmak için organize olarak eleştiri adı altında onların başarısız olmasından amaçlar güdenler var.

Öncelikle Ali Koç’un ilk geldiği andan itibaren gerçekleştirmeye çalıştığı değişim ve gönderdiği isimler konusunda doğruyu yaptığını düşünüyorum. Ancak bu değişim rüzgarı yarıda kalmış olup, adım adım ilerleme yolu tercih edilmiştir. Sonradan görevlerine son verilen 3 antrenör bunun örneğidir. Halen de kulüp içerisine baktığımızda, değişime direnen kişiler veya değişimin tam yapıldığına inanmamızı engelleyen kişiler mevcuttur. Umarım ki daha önceki hatalar tekrarlanmaz ve 3 antrenör örneğindeki gibi geç harekete geçilmez.

Futbolda ki Comolli ve Cocu yapılanması dikiş tutturamamıştır. Ancak bunun sorumlusunun Cocu’dan ziyade Comolli olduğu aşikardır. Ali Koç ve yönetimi, baskı, stres ve acele ile kararlar almamalı, futbolu da iyi bilen kişilerle istişare ederek, gelecek odaklı teknik direktör seçimi ve yapılanması gerçekleştirmelidir. Teknik direktör kim olursa olsun, yardımcısı olacak kişilerde ve teknik ekipte, camianın içinden yetişmiş, camiayı ve futbolu bilen, taraftarın sevdiği isimler yer almalıdır. Yönetimde Metin Şen, Ömer Okan, Simla Türker Bayazıt, Sertaç Komşuoğlu gibi heyecan dolu ve başarılı yöneticilerin yanısıra, Burhan Karaçam gibi tecrübeli bir ismin yer alması da avantajdır. Teknik ve idari ekipte de buna benzer şekilde Volkan Ballı, Önder Özen, Tuncay Şanlı, Rüştü Reçber vs. gibi isimlerden bir veya birkaçının yer alması her anlamda iyi olacaktır.

Comolli’nin ve bazı futbolcuların, Fenerbahçe’nin büyüklüğünden, ne ifade ettiğinden belli ki henüz haberleri yok. Zaten bu durumdan sorumlu olan kişiler görevden alınacaklardır. Ancak; Fenerbahçeli futbolculara en azından Galatasaray maçlarının önemi ve atmosferi anlatılmalı, eski maçlar izletilerek motive edilmeli, tarihte kötü günlerin ilacının her zaman Galatasaray maçları olduğu beyinlerine işlenmelidir. Bu takım silkelenmeli ve acilen kendine gelmek zorundadır. Ne olursa olsun Fenerbahçe ligin diplerinde yer alamaz, bu kadro da ligin altlarında yer alacak bir kadro değildir. Futboldaki bu gidişat ve yapılanma, ortaya çıkan tablo normal bir durum hiç değildir. Sanki birileri Cocu’dan ziyade Ali Koç’u halıya sarıp göndermeye çalışıyor! Ancak boşuna heveslenmeyin, Fenerbahçe öyle ya da böyle tekrar ayağa kalkacaktır.